Fırtına Camı Hava Tahmininde Nasıl Çalışır?

Artık bir fırtına camının ne olduğunu ve tarih içindeki kökenlerini bildiğinize göre, bu bölüm bir fırtına camının nasıl çalıştığına odaklanacaktır.

Fırtına camının içinde kristallerin nasıl oluştuğu ve neden şekil değiştirdikleri hala tam olarak anlaşılmadığını belirtmekte fayda var. Fırtına camları ilk olarak 19. yüzyılda yaygın olarak kullanıldığında, tamamen kapatılmamış, sadece kauçuk bir kapakla kapatılmıştır. Bunun, fırtına camının içindeki çözeltinin havaya ve sıcaklık değişikliklerine nasıl tepki verdiği üzerinde bir etkisi olabilir.

Ancak bugün daha yakından tanıdığımız fırtına camları, kısmen kullanılan kimyasallar nedeniyle tamamen sızdırmazdır. Bu, kristallerin oluşumunu etkileyen fırtına camının dışında meydana gelen sıcaklık değişikliklerinin olduğunu düşündürür.

Bir fırtına camının nasıl çalıştığını belirlemek için yapılan çalışmalar ve araştırmalar olmuştur. Bu çalışmalar, oluşan kristallerdeki değişiklikleri havanın kendisinden ziyade genel sıcaklığa bağladı.

Fitzroy zamanında, fırtına camında görüntülenen daha fazla kristal ve sisliliğin, havanın nasıl olacağını belirlemek için kullanabileceğiniz bir desen oluşacağı anlamına geldiği düşünülüyordu. 19. yüzyılda bir fırtına camı hava durumunu tahmin etmenin en iyi yollarından biri olarak görülürken, günümüzde durum pek öyle değil.

İşte Fitzroy’un fırtına camının hava durumunu nasıl tahmin ettiğini düşündüğüne dair kaba bir kılavuz:

Açık – sıcak ve güneşli
Kışın berrak sıvıdaki yıldızlar – kar tahmini
Kış aylarında sıvının içinden geçen büyük kristal parçaları – yine kar tahmini
Kışın değil, sıvının içinden geçen büyük kristal parçaları – ıslak veya bulutlu hava tahmini
Camın tepesindeki kristal çizgileri – rüzgar tahmini
Bulutlu sıvı – bulut ve yağmur tahmini
Noktalara benzeyen küçük kristaller – puslu ve nemli hava tahmini
Yıldız kristalli bulutlu sıvı – fırtına tahmini
Camın dibinde oluşan kristaller – ayaz ve soğuk hava tahmini
Bir fırtına camının tahmin edebileceğine inanılan şey buydu. Fırtına camının doğruluğu ne kadar test edilirse, bilim adamları sistemde o kadar fazla kusur buldu.

Bilim adamları, hava durumunu nasıl tahmin ettiği konusunda bir model ve doğruluk görmek için mücadele etti. Buna ek olarak, bilim adamları, her bir kristalleşme türünün hava durumu açısından neyi temsil ettiğinden emin değildi.

Share:

Author: co.admin